
Sesin düğmelerini çözersen eğer
Göğsünde koca bir yarık görürsün
. . .
Pınarların , hakikatların elekten geçtiği
"Sıcacık çorba tüter , sevincinden ağlarsın " zamanı
Şiirin köşebaşları tutulur , kedileri toplanır
Ve hep bir ağızdan insanı oluşturmanın hazzına varılır .
Evreka ! Ben şimdi çakmak taşlarını yerken
Buldum resmini ruhun
Işıklı kelimelerin yontulduğu tanrıda yüksünen .
Bir tabu , çocuk naniği evrenin
Masa başı işini geciktiren şairdir . Anlaşılır . . .
Top mudur , tüfek midir aşk ,
Boyuna vurulalım , kanın gölgesine kanalım ?
. . .
Sesin düğmelerini çözmezsen eğer
Göğsünün , gizlediğin yarığı görürler
Emre Gürkan Kanmaz
(Fotoğraf : Daniel Ross)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder