2 Haziran 2009 Salı

Hoyrat ya da sığınılan yalanlar çözümlemesi


Kahreden.Kahreden kim bu
Doğayı hallaç pamuğu gibi kıyasıya
Ve aldırış etmeden kelebeklerin
Mesaj kaygısı gütmeyen hayatlarına ?

Ey yazılmayan.En yazılmayan
Çekirdeğin kordonlarını çekme
Her yer kan içinde olsa da kan gerekli
Her beyin çalışmıyor artık bu zamanda

Terkeden.Terkeden kim bu
Tanrıyı.Sanki kendisini tanıyormuş ?
Ki insanoğlu fazla yaradılış
Altı üstü beş metrelik yanılsamada.

Ben nasıl kötü bir terziyim
Acıları ilmik ilmik dikiyorum tenime
İğneler vardı batmadı saydamdım
Belki gerektiği yerlere dokundum

/2/

geceye gömülsem ne iyi olurdu : gergin *


Sevgiden.Sevgiden kim bu
Gözlerini acilen kamaştırabilmiş ?
Aslen alevler içine gülebilmek
Yanmadığını gösterebilmektir derini . . .

Hani buruk bir iç çekiştir nostalji
Salaş bakışların tayfunuyla
Dünya mekan savaşlar başlar
Önce insanı bitirir bu kuralcılık

İnkar eden.Diktatör dilenci
En mükemmel sonucu oku bize
Uzaya nasıl çıkacağımızı öğrendik
Ama henüz toprağı terketmedik !

Bencileyin bencillik revaçtadır
Üstelik hala kendi bacağından asılmak
Bir tragedya ürünü vicdanların
Üzerine hiç kanaviçe örtmeseydik

. . .

Ve filmin bu sahnesinden
Önemli bir repliği kaldırmış olurduk .


(* BAKİ AYHAN T./YILDIZ AKIŞI)

Emre Gürkan Kanmaz
3/4/9 İstanbul

Hiç yorum yok: